Tüp mide ameliyatı günümüzde zayıflama ameliyatları arasında en sık kullanılan yöntemdir. Kusma ameliyat sonrası erken ve geç dönemde meydana gelebilir. Kusma sorunu olan tüm hastalar dikkatle değerlendirilmelidirler.
Tüp mide ameliyatı ile birlikte midenin genişleyen kısmı çıkarıldığı için mide dar ve uzun bir tüp haline getirilmiş olur. Bu işlem kılavuz bir tüp eşliğinde gerçekleştirilir. Ameliyatın erken dönemlerinde gelişen ödeme bağlı darlık meydana gelebildiği için kusma meydana gelebilir. Bu durum genellikle serum ve ilaç tedavisi ile düzelir. Ameliyattın geç dönemlerinde ise meydana gelen kusmalar ise dikkate alınmalıdır. Geç dönemde meydana gelen kusmalar ise genellikle mide içinde oluşan bir darlığa bağlı meydana gelir. Darlık midenin twist dediğimiz burkulmasına bağlı olduğu gibi mide içinde oluşan gerçek daralmalara bağlı da meydana gelebilir. Diğer yandan mide çıkış valfi pilor halkasında meydana gelen disfonksiyonlar da kusmaya neden olabilir. Hangi nedenlerle oluşursa oluşsun kusma meydana geldiği zaman reflü sorunu da yaşanır.
Tüp mide ameliyatı sonrası kusma tarif eden kişiler dikkatlice değerlendirilmelidirler. Hastaların ameliyat öncesi başlangıç kiloları ve güncel kiloları dikkate alınmalıdır. Çünkü kusma sorunu olan çoğu kişi kilo vermek yerine yeniden kilo alırlar. Kilo alımının en önemli nedeni ise kusmayı engellemek için sıvı ve kaloriden zengin beslenme tarzına geçmeleridir. Bu sayede kusma azalır ama gittikçe alınır. Kusma sorunu olanlar mutlaka tedavi edilmelidirler. Tedavi seçenekleri şunlardır: 1- Daralan kısmın balon ile genişletilmesi, 2- Daralan kısma stent yerleştirilmesi, 3- Yeni bir cerrahi müdahale Tedavi öncesi mutlaka endoskopi ile tüp mide yapıtı değerlendirilmeli ve baryumlu pasaj grafisi ile mide boşalımı dinamik olarak değerlendirilmelidir.
Baryumlu grafide darlık oluşan kısım
Endoskopide midede burkulma (Twist) görünümü
Tüp mide ameliyatı sonrası kusma sorunu olanlar mide içi basınç artışından dolayı reflü sorunu da yaşarlar. Kusma ister burkulma ister gerçek bir darlık ister pilor disfonksiyonuna bağlı olsun tedavi benzerdir. Balon dilatasyon ve stent gibi ameliyat dışı yöntemler tedavi başarı oranı maalesef çok düşüktür.